Rüya / Eren Kayıtmazbatır

Uvertür

Göz bebeklerinde dans ediyordu yalımları
Uyuyacaktı birazdan fakat
Devam edecekti tangosu

Babası
Kasabanın Tahsin Ağa'sı
Beslemişti herkesi
Gerçekliğe kilit vurmadan
Soba harlandı çoktan
Babaydı nihayetinde

Dolunay, bir de rüzgâr
Uyumayan bir kaçı vardı

Gark oluş

Burada dans perde altında fiziki
Tahsin Ağa günü kapatsa da
Rüya onun serptiklerinden ayrı

Uzakları pek bilmez
Nereden bilsin
Parmak kadar tırtıl
Yaprak olsun yeter
Belki yoktur ötede

Çocuk marka bot istemişti öğlen, babasından
Neymiş: savana, safari
Şapka bir de güneş geçmesin
Deklanşör sonra göstermek için
Fil görecekmiş
Kendi yeterince büyük değil gibi 

Neyse ağa yapar ağalığını
Deli kanı durmaz n'apsın
Bir öğlen vakit olmuş
Yiğit adam, on milletten on insan
Mirket sahasıymış
İndiler jiplerden
Tam kırk fotoğraf çekti

Sıcak, evet
Sulak ama burası yeşiller bol
Boğumları da yemyeşil
Doymuş karnı
Dalga hareketiyle geziniyor gölgelikte

Sarı otlar
Güneş lamba gibi ortasında göğün
Bir başka öğlen
Başka insanlar lakin tek öğün
Bindiler araçlara
Doğrudan bucağına filli gölün
Kim büyük
Atladılar jiplerden

Hissetmişti tüyleriyle
Yapışan tozları
Üç jip toprağı kaldırarak
Biri yanında durdu
Gölge koyuluğunu artırdı
Dev bir palet kauçuk
Kanı toprağa kavuşup ezildi

Halbuki ne lezzetlidir
Tahsin Ağa'nın yemlerinden