Su Olsan Kimse İçmez Yol Olsan Kimse Geçmez / Ali Türkalp


I

Yavaşlayan ve git gide durmaya çağıran 

Kapıları açık ilerleyen bir kış treni 

Köpük köpük kar taneleri bırakır ardında

Kış treni denir çünkü maksadı varmak değildir.

 

Yardan geçer serden geçer  yol aldıkça

Ne duraksız sevdaya ne ayrılığa ömür biçer.

 

Kırık havalar sokuşturuverir paltolarınızın

ceplerine, gazete koyduğunuz koltuk altlarına

Çeşitli boyun ağrılarıyla mide bulantıları yerine

yolsuz ormanlar bırakıverir soğuk cam diplerine

II

Her durakta bir çınlamayla kesilen buharı

Bir mendil gibi kalkar bu hantal yığın üstünden.

Ayrılık için son uyarı, zaman veda zamanı

Kaynar insan, duyulur mu kendi gürültüsünden?

 

Yardan geçer serden geçer  yol aldıkça

Ne duraksız sevdaya ne ayrılığa ömür biçer.

 

Kitaplarda ve tahta bavullarda saklanmış

Siyah beyaz fotoğraflar kadar mahsun

bir of taşır ki bu tren, siz daldıkça uzağa

Daraldıkça/ soyulur kabuğu koltuklarının

III

Toprağın yalnızca çiçek tohumlarına örtüldüğü

Radyoların çekmediği ücra köylerden geçer

Siz daldıkça uzağa, daraldıkça biletlerden

Sıska bileklerinize kağıt kesikleri seçer.

 

Yardan geçer serden geçer  yol aldıkça

Ne duraksız sevdaya ne ayrılığa ömür biçer.

 

Çağrılan asırlar boyunca çağrılan

yahut rüya sayan yaşanılan bunca zamanı

paslanan çarklarını ölümlerle yağlayan

Bir tren durmaya ne kadar yakışır?


Yorumlar