Salgınla Değişen Hayatımız/ Hatice Esra Bahçe

 


"Yakınlık her zaman gerekli midir?" diye soruyorum kendime. Değil belki de. Şu günlerde bizi evde kalmaya mecbur eden korona salgını, çok mu yaklaştırdı birbirimize? Yoksa kaçacağın tek yer odan olunca düşüncelerine kaçmayı mı düşünüyorsun? Yalnız değilsin...

       İnsan düşünüyor,artık bunaldım. Aynı ortam, aynı dört duvar, aynı yüzler... Meğer ne kadar da kıymetliymiş o yoldan geçen, dikkatli bakmadığın farklı yüzler. Ne kadar da kıymetliymiş yol bilmez iz bilmez birinin senden yardım istemesi. Daralmış hissediyorum kendimi. Farklı olaylar görmek için kitaplara sarılıyor gibiyiz. Çünkü artık kimsenin hayatını değil, kendi hayatımızı düşünüyoruz. Bu yüzdendir dışarı çıkmayışım... Monoton bir hayat insanı o kadar çaresiz bırakıyor ki. Diyorsun artık farklı bir şey olsun, ilgimi çeksin. Bir süre kafam onda kalsın, bir süreliğine sıyrılayım artık şu yoğun kaostan.

        İnsanlar ne zamandan beri bu kadar umursamaz? Yoksa biz mi kendi telaşemize düşmüştük de görmüyorduk olup bitenleri? İnsan, başkasının özgürlüğünü kısıtlamadıkça özgürdür ve evet sen bu yazıyı okuyan değerli arkadaşım, lütfen artık o maske olması gereken yerde dursun kolunda ya da cebinde değil. Lütfen artık keyfi dolanma sokaklarda. Sormak ister misin sokakta yaşayan çocuğa, bir süreliğine herhangi bir evde kalmayı isteyip istemediğini? O çocuk da aynı gündemin esiri, peki o kendini nasıl korumalı? Sen evine girdiğinde bütün tehlikelerden kurtulduğunu düşünürken , söyle o ne yapsın? 

      Elimizdekinin kıymetini bilsek yeter aslında. Bu mal mülkle sınırlı değil. Bize emanet edilen bedene ve ruha sahip çıksak bile olur. Sen, sen ol arkadaşım ne kendini ne de bir başkasını riske atma. Buraya kadar okuduysan da teşekkür ederim. Bir miktar katkısı olduysa düşüncelerimin, uygulaman herkesi çok mutlu eder. Kendine hak ettiğin gibi davran, sevgiyle kal.

Yorumlar