Lotus Çiçeğim / Hatice Nur Topcu


Bir ton düşünce yeşeriyor aklımda. Bazıları çoktan köklenmiş. Kocaman bir orman oluşturmuş, her gün yeni ağaçlar dikip farklı tohumlar attığım. Bazıları yılların anısını taşıyan koca çınarlara, bazıları çamlara dönüşmüş. Her yaprağı birer anı fakat her bir de can yakar yaprağı kadar. Bazıları da güllere dönüşmüş, dikenleri zehirli. Bazıları ise papatyalara dönüşmüş. Her bir yaprağı teker teker koparılmış. Hepsine 'sevmiyor' çıkmış. Bir de özenle bakıp büyüttüğüm lotus çiçekleri var. Ormanımın tam ortasında asla geçemediğim o bataklığında güzel kalabilen tek şeydir onlar. Sana benzetirim onları. Lotuslara ulaşmak için her defasında bir cesaret girerim o batalığa. Fakat ne o lotuslara ulaşabilirim. Ne de o bataklıktan çıkabilirim. Kaç beden harcarım orada bilemem. Kaç beden harcayabilirim? Belki onu bilmem ama bütün ömrümü harcayabilirim sana.
Seni düşünürüm. Birkaç yaprak sallanır dallarımda. Birkaç yaprak düşer. Sonra birden çıkıverirsin önüme. Hafif bir meltem dolaşmaya başlar yaprakların arasında. Göz göze geliriz. Biraz şiddetlenir rüzgâr, biraz daha… Gözlerini kaçırmadan gülümsediğinde bir fırtına kopar içimde. Her şeyi alır götürür. lotuslarım hariç. Bir de tek yapraklı birkaç papatya. İçimde kalan tek tük umutlar gibi. Sonra geçip gidersin yanımdan. O yapraklar da gider, o papatyalar da. İçimdeki umutlar gibi. Onlara da 'sevmiyor' çıkmış. Sonra fırtına durulur. Geriye kırık ağaçlar solmuş çiçekler kalır. Sen öylece gidersin benden bir haber. Ama ben yine de severim seni ateşten eli yanan çocuğun ateşi sevdiği gibi.

Yorumlar